Temiz Enerji Dönüşümü, Maden ve Kimyasal Talebini Artırıyor

Rapor, yenilenebilir enerjinin küresel elektrik üretimindeki payının yüzde 30'u aştığını ve bu durumun temiz enerji teknolojilerinde kullanılan maden ve kimyasallara olan talebi artıracağını belirtiyor.

Yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerjinin talebinin yüzde 11 artması beklenirken, özellikle güneş enerjisi santralleri, rüzgar enerjisi, jeotermal ve biyokütle gibi kaynaklara yönelik ilginin artması öngörülüyor. Bu kaynaklarda kullanılan demir, çelik, bakır, kompozit, polimer, çinko, alüminyum, silikon, polisilikon gibi maden ve kimyasalların talebinde artış yaşanması bekleniyor.

IEA'nın raporuna göre, 2040'a gelindiğinde lityum talebinin 2020'ye göre 42 kat, grafit talebinin 25 kat, kobalt talebinin 21 kat, nikel talebinin 19 kat, nadir toprak elementleri talebinin ise 7 katına çıkması öngörülüyor.

Temiz enerjiye geçişle birlikte, güneş panelleri, rüzgar türbinleri, lityum piller ve diğer yenilenebilir enerji teknolojilerinin üretiminde kullanılan stratejik madenlerin talebindeki artış, madencilik sektörünü önemli bir oyuncu haline getiriyor. Türkiye'nin bu alanda yapacağı gelişmeler, madencilik sektöründeki potansiyelin değerlendirilmesine ve ekonomik katkı sağlanmasına olanak tanıyabilir.