Nadir Element Yasağı, Yeşil Dönüşümü Tehdit Ediyor
Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yayınlanan bir rapora göre, lityum, nikel, kobalt gibi nadir elementlere getirilen kısıtlamalar, özellikle batarya üretiminde kullanılan bu maddelerin ticaretini zorlaştırarak temiz enerji dönüşümünü olumsuz etkileyebilir.
Raporda, bu nadir elementlere olan talebin 2030'a kadar altı kata kadar artması beklenirken, ticari ve üretim kısıtlamalarının küresel tehditler sonrasında daha da arttığı vurgulandı.
Rusya-Ukrayna Savaşı gibi küresel olayların ardından nadir elementlere getirilen ticari ve üretim kısıtlamalarının, temiz enerji teknolojilerinde kullanılan bu elementlere olan talebi artırabileceği belirtildi. IMF'nin "Kritik bir Madde" başlıklı raporunda, bu kısıtlamaların, temiz enerji dönüşümünü riske atabileceği ve ülkeler arasında rekabeti artırabileceği ifade edildi.
Rapora göre, elektrikli araçlardan güneş panellerine, rüzgar türbinlerinden depolama teknolojilerine kadar çeşitli temiz enerji teknolojilerinde kullanılan nadir elementlerin üretimi ve ticareti güvence altına alınmazsa, temiz enerji dönüşümü maliyetli hale gelebilir. Uluslararası Enerji Ajansı'nın öngörülerine göre, bakır, nikel, kobalt ve lityum gibi bu elementlere olan talep 2030'a kadar önemli ölçüde artacak.
Raporda ayrıca, nadir elementlere olan talepteki bu artışın, temiz enerji teknolojilerinin maliyetini yükseltebileceği ve yeşil dönüşümü olumsuz etkileyebileceği vurgulandı. Ticari ve politik kısıtlamaların yanı sıra maden piyasalarında yaşanan belirsizliklerin de bu konuda etkili olduğu belirtilerek, uluslararası işbirliğine ve düzenlemelere duyulan ihtiyaç ön plana çıkarıldı.
Raporda, kritik madenlerin tedarikine yönelik gelecekte çıkabilecek arz krizlerini önlemek için uluslararası işbirliklerinin güçlendirilmesi, ticaret kısıtlamalarına karşı tedbirler alınması ve yeşil enerji teknolojilerinde kullanılan madenlere erişimi sürdürmek amacıyla "yeşil koridor" oluşturulması gibi önerilere yer verildi.
FACEBOOK YORUMLAR