"ÇED gerekli değildir" denilen taş ocağı tarım arazileri ve ormanlık alana zararlı
Çetin Damba’ya ait taş ocağına ilişkin bilirkişi raporunda taş ocağının faaliyeti nedeniyle zeytinlerin çoğalmasına ve bölgedeki tarımsal faaliyete zarar verdiği belirtildi.
İzmir’in Foça ilçesine bağlı Kocamehmetler köyünde faaliyet gösteren Çetin Damba’ya ait taş ocağına ilişkin Çevre, Şehircilik İl Müdürlüğünün 2016 yılındaki kapsam dışı kararı yargıya taşındı. Foça Belediyesinin yargıya taşıdığı olayda mahkemenin atadığı bilirkişi heyeti 7 Aralık 2023’te bölgede yaptığı inceleme sonuçlarını 26 Şubat 2024’te mahkemeye sundu. Raporda taş ocağının bölgedeki faaliyetinin toz oluşumuna neden olması nedeniyle zeytinlerin çoğalmasına ve bölgedeki tarımsal faaliyete zarar verdiği belirtildi.
KENTSEL SİT ALANI İÇİNDE
Kocamehmetler köyünün kentsel sit alanı içinde olduğu ve maden sahası içinde orman ve mera alanında faaliyet gösterdiği, 2872 sayılı Çevre Kanunu’na aykırı üretim faaliyeti nedeniyle güç zararların ortaya çıkacağı ifade edilmişti. Taş ocaklarının çevresinde zeytincilik ve tarım faaliyetlerinin yapıldığı, bölgede madencilik faaliyetine izin verilmesinin mümkün olmadığı belirtilmişti.
EŞİK DEĞERİ AŞILMIŞ
Bilirkişi heyeti yaptığı inceleme sonucunda, 25 hektar ve üzeri çalışma alanında (Kazı ve döküm alanı toplamı olarak) açık işletmeler, eşik değeri olduğunu belirterek, durum değerlendirmesi yaptı. İzin belgesinin 25.02 hektarlık alan için düzenlenmiş olduğu göz önüne alındığında ÇED sürecinin hektar ve üzeri çalışma alanının eşik değerini aştığı tespit edilerek ÇED raporu hazırlama yükümlülüğü bulunduğu kanaatine varıldı.
TOZUMAYA NEDEN OLUYOR
Sürdürülen maden faaliyetini birçok açıdan değerlendiren bilirkişi heyeti, zeytincilik faaliyetini ayrı bir bölümde ele aldı. Zeytinliklere yakın mesafede zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamayacağına vurgu yaptı. Ruhsat sahasının bulunduğu tepenin oldukça yakınında yoğun zeytinlikler olduğu, söz konusu işletmenin ÇED koşullarını sağlamadığı ortaya çıktı.
KAMU YARARI BULUNMUYOR
Raporda, “Çevresel etki formatı değerlendirildiğinde, değerlendirme yapılabilmesi için ilgili bakanlıkça kamu yararı alınmış madencilik faaliyetlerinden olması gerekmektedir. Sürdürülen madencilik faaliyeti hakkında kamu yararı kararı alındığına ilişkin bilgi ve/veya belge tespit edilemedi” denildi.
ÇEVRESEL OLUMSUZLUKLARA NEDEN OLACAK
Açık ocak maden işletmeciliği koşullarını değerlendiren bilirkişi heyeti, açık işletme mermer (Tüf) ocağının işletme sınırına yaklaşık 20 metre mesafede evlerin bulunduğunu rapora yansıttı.
Bilirkişi raporunda çıkarılan madenin iş makineleri yardımıyla ana kayadan koparıldığı, bu işlemin süreklilik arz ettiğine dikkat çekildi. Oluşan gürültünün yakınındaki konutlarda yaşayan insanlar üzerinde olumsuz etkiler yarattığının altı çizilerek, maden faaliyetlerinden etkilenen konutlarda toz baskısının oluşacağı değerlendirmesi yapıldı.
SU ÜRETİM HAVZALARI ZARAR GÖRECEK
Su üretim havzalarının büyük bir çoğunluğunu ormanlık alanlar oluşturduğuna dikkat çekilen raporda, “Çıplak alanlarda üretilen su miktarı her ne kadar yüksek görünse de kalite ve elde edilecek fayda açısından önemli olumsuzlukları bünyesinde barındırır. Bu olumsuzluklar: Yağış şiddetine bağlı olarak yüzey akışına geçen suyun yüzey erozyonuna neden olması söz konusudur. Su rejiminde oluşabilecek değişikliklerin konutları etkilemesi söz konusu olabilecektir. Su rejimindeki değişiklik nedeniyle oluşması muhtemel etkilerin jeolojik ve hidrojeolojik etüt yapılarak ortaya konulması gerektiği kanaatine varılmıştır” denildi.
"MADEN FAALİYETİ BİR AN ÖNCE SON BULSUN"
Kocamehmetler köyündeki taş ocağı faaliyetinin son bulması gerektiğini belirten Foça Tarih ve Doğa Talanına Hayır Platformu Yürütmesinden Ömer Atilla gazetemize konuştu. Kocamehmetler köyünde yaşayan Atilla, “Taş ocağı faaliyeti köyde yaşayanların can güvenliğini tehdit eder duruma geldi. Köyün içine kadar giren iş makineleri yaşam alanlarında tahribata neden oluyor. Köy yolunun kenarına kadar inen taş ocağı hem Madencilik hem de Zeytincilik Kanunu’nu yok sayıyor. Mahkeme bir an önce çevreye ve insana zarar veren bu taş ocağının kapatılmasını bekliyoruz” dedi.
BİLİRKİŞİ RAPORUNDA ÖNE ÇIKANLAR
Tesiste gerçekleştirilen madencilik faaliyeti nedeniyle toz emisyonlarının oluşması kaçınılmaz.Su rejiminde oluşabilecek değişikliklerin konutları etkilemesi söz konusu olduğunda oluşması muhtemel etkilerin jeolojik ve hidrojolojik etüt yapılarak ortaya konulması gerekir.Oluşacak gürültü yakındaki konutlarda yaşayan insanlar üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor.3 kilometrelik alan içerisinde hem zeytin hem meyve bahçesi hem de sebze tarımı için kuru sulu tarım arazileri bulunuyor.
FACEBOOK YORUMLAR