Madenciler enerji açığına çözüm yollarını açıkladı

Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı İstanbul'da basın mensuplarıyla bir araya gelerek, Türkiye 'nin dış ticaret cari açığının nasıl kapanacağına ilişkin yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi.

Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı İstanbul’da basın mensuplarıyla bir araya gelerek, Türkiye ‘nin dış ticaret cari açığının nasıl kapanacağına ilişkin yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Toplantıda konuşan Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Güven Önal, kullanılan enerjinin yüzde 70’ini ithalat kaynaklı olduğu için Türkiye’nin yüksek dış ticaret açığı olduğunu söyledi.

Türkiye’nin maden rezervleri açısından oldukça zengin olduğuna dikkat çeken Önal, “Madenlerin yerel kaynaklardan sağlanması halinde cari açığın kapanmasının yanında işsizliğin alıp yürüdüğü günümüzde 500 bin kişiye iş alanı açılacak.” dedi.

Türkiye'nin 2022 yılında başta altın, alüminyum, bakır, demir-çelik, kurşun-çinko, kömür ve ham petrol olmak üzere yaklaşık 98 milyar dolarlık ithalat yaptığını, bu rakamın cari açığa eş değer olduğunu belirten Önal, sözlerini şöyle tamamladı:

98 MİLYAR DIŞ AÇIK

“Ayrıca, Türkiye'nin doğal kaynaklarının bugünkü rayiç değerinin 3,5 trilyon dolar olarak hesaplandığını ve bu kaynakları harekete geçirmemiz gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin 20 milyar ton linyit kömürü rezervi olduğunu ve bu kömürlerin 30 trilyon metreküp doğalgaz içerdiğini, kömürden doğalgaz ve petrol üretilerek, Türkiye'nin bu konudaki ithalatlarının azaltılabileceğini söyledi.

Önal, “ABD’de bile gayri safi milli hasılada (GSMH) madencilik payının yüzde 4,5 olduğu halde, Türkiye’de yaklaşık yüzde 1,5 civarındadır. Bu rakamların Çin'de yüzde 13, Hindistan'da yüzde 15, Rusya’da yüzde 14 olduğu bilinmektedir. Türkiye’de entegre madenciliğin GSMH’deki payının yüzde 10 civarında olması gerekir. Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı tarafından yapılan stratejik çalışmaya göre, madenciliğin GSMH içindeki payının yüzde 10'a yükselmesi için kalkınma hızının ortalama yüzde 4 olacağı varsayıldığında, 5+5 yılda 100 milyar dolar yatırım gerekmektedir.

‘10 YILDA KAPANABİLİR’

“Önemli bir maden potansiyeline sahip olan ülkemizde, önerilen yatırımlar 5+5 yıl içinde yapıldığı takdirde, ülkemizin yıllık maden üretimi ve entegre tesisler geliri, ilk beş yılda, 70 milyar dolara, 10 yıl sonunda ise, 150 milyar dolara yükselecektir. Sanayi ham maddeleri ve uç ürünlerin üretimi ile yerli sanayi gelişecek, ithal ikamesi sağlanacaktır. 10 yılda 100 milyar dolar yatırım yapıldığında, maden ve entegre üretimler ile yıllık madencilik ve entegre üretim geliri en az 150 milyar dolar düzeyinde olacaktır. Maden ve maden ürünleri toplam ithalatı 97,8 milyar dolar düzeyindedir. Önerilen yatırımlar gerçekleştiğinde, bu meblağ, 5 yıl sonunda 40 milyar dolara, 10 yıl sonunda ise 15 milyar dolara düşecektir. Görüldüğü gibi 5 yılda yapılacak yatırımlar sonucu, bugünkü değerlere göre yaklaşık 58 milyar dolar, 10 yıl sonunda 25 milyar dolar olmak üzere, ithalattan toplam olarak 83 milyar dolar tasarruf sağlanacaktır. Ayrıca, iş yerleri açıldığında istihdam artacak ve refah düzeyi yükselecektir.”