Maden faaliyete devam etsin diye Bakanlık eski kararı gösterdi
Koza Altın'ın Çukuralan'daki madeninde kapasite artışı için verilen ÇED kararı mahkeme tarafından iptal edildi. Ancak Bakanlık eski ÇED raporunu dayanak göstererek faaliyete izin verdi.
İzmir’in Dikili İlçesi Çukuralan köyü yakınlarındaki Çukuralan Altın madeninin 3. kapasite artışına verilen çevresel etki değerlendirme ÇED olumlu kararının mahkeme tarafından iptalinin ardından 6 ay geçmesine rağmen kapatılmaması üzerine bir kez daha madenin mühürlenmesi için başvuruda bulunuldu. Madenin 3. kapasite artışı için ÇED kararı iptal edilirken şirketin faaliyete devam edebilmesi için 2011 yılında aldığı ÇED olumlu kararı öne sürüldü. Şirket tüm hukuksuzluklara rağmen faaliyete devam ediyor.
ORTADA HUKUKİ BİR ÇED YOK!
Ege Çevre ve Kültür Derneği (EGEÇEP) adına Av. Arif Ali Cangı tarafından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na gönderilen dilekçede, Koza Altın İsletmeleri A.Ş’ye ait Çukuralan Altın Madeninin 3. kapasite artırımı ikinci projesi ile ilgili olarak bakanlık tarafından verilen “ÇED Olumlu” kararının İdare Mahkemesince iptal edildiği dile getirildi. Mahkeme kararına bakanlığın yaptığı itiraz ve yürütmeyi durdurma talebinin de mahkemece kabul edilmediğinin belirtildiği dilekçede bu süreçten sonra madenin mühürlenmesi talebiyle 18 Temmuz 2024 tarihinde Bakanlığa dilekçe verildiği aktarıldı. Bakanlığın ÇED Genel Müdürlüğünün dilekçeye verdiği yanıtta altın madeninin 2. Kapasite Artışı Projesi’ne verilen 11 Mart 2011 tarihli ÇED Olumlu Kararı doğrultusunda faaliyetine izin verildiğinin aktarıldığı ifade edildi. Bu işlemin hukuka aykırı olduğunun altının çizildiği dilekçede Cangız, “Koza Altın Madeni İsletmeleri A.S. tarafından Çukuralan 2. Kapasite Artısı Projesi kapsamında 2011 yılının eylül ayında madencilik faaliyetleri başlatılmıştır. Dolayısıyla 2011 tarihli ÇED Olumlu kararı 2011-2019 yılları arasında geçerlidir. Ortada hukuksal dayanak olabilecek bir ÇED Olumlu kararı bulunmamaktadır” ifadelerine yer verdi.
SÜRESİ BİTEN ÇED DEVREYE SOKULMUŞ
Çevreye zarar verebilecek faaliyetlere başlanılmadan önce ÇED kararının alınmasının yasal bir zorunluluk olduğuna dikkat çekilen dilekçede, “11 Mart 2011 tarihli ÇED Olumlu kararının geçerlilik süresinin bitmesine yakın Koza Altın İsletmeleri A. S. tarafından Çukuralan Altın İsletmesi 3. Kapasite Artırımı Projesi için ÇED raporu hazırlanmış ve ÇED süreci başlatılmıştır. ÇED süreci sonunda ÇED Olumlu kararı verilmiştir. ÇED Olumlu kararı İzmir 4. İdare Mahkemesi'nin 27.03.2024 tarihli kararı ile iptal edilmiştir. Çukuralan Altın Madeni İsletmesi’nin faaliyetlerinin devamı için gereken geçerli bir ÇED kararı bulunmamaktadır. ÇED Kararı alınmadan Altın Madeni İsletmesi’nde faaliyete izin verilmesi hukuka aykırıdır” ifadelerine yer verildi.
“MADEN DERHAL MÜHÜRLENMELİ!”
Geçerli bir ÇED Kararı olmadan Koza Altın İsletmeleri A.S.’ye ait Çukuralan Altın Madeni İsletmesi’nde faaliyete devam edilmesinin mahkeme kararının arkasından dolanmak anlamına geldiğinin kaydedildiği dilekçede, “Çukuralan Altın Madeni İsletmesinin geçerli ÇED kararı yoktur, sürdürülen faaliyetin hukuksal bir dayanağı yoktur. Bu nedenle; Altın Madeni İsletmesinin 11.03.2011 tarihli ÇED Olumlu Kararı doğrultusunda faaliyetine izin verilmesi işleminin iptal edilmesi/geri alınmasını ve Çukuralan Altın Madeni İsletmesi’nin mühürlenmesi” istendi.
"YAPILAN TAMAMEN ÇED MEVZUATINA AYKIRI"
Konuya ilişkin gazetemize konuşan Avukat Arif Ali Cangı, “Madenin ikinci kapasite artışı ÇED’inin zamanı geçti, madenin kapasitesi arttı. Bu doğrudan doğruya bir hataya kılıf uydurmaktan başka bir şey değil. Yapılan iş tamamıyla ÇED hukukuna aykırı” ifadelerini kullandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına başvuru gerekçesindan bahseden Cangız, “Gördüğüm kadarıyla Çevre Bakanlığı bunu çok üzerine almadan, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü'ne havale etmiş durumda. Bu nedenle biz de Çevre Bakanlığı'na böyle bir şey olmaz, bunu düzeltin ve mühürleyin diye başvuru yaptık. Şayet Koza Altın İşletmeleri artık Varlık Fonuna devredildi, ona ÇED Mevzuatı falan uygulanmaz diyorlarsa bunu da açıklasınlar ki biz de mücadelemizi başka türlü yürütelim” şeklinde konuştu.