Ek Madde 16, Orman Işgalinin Önünü Açıyor

Cumhurbaşkanı tarafından 12 Aralık tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan kararla, Antalya, Balıkesir, İstanbul, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla, Mersin, Sivas, Trabzon ve Yozgat illerinde toplam 1 milyon 41 bin 980 metrekarelik alan, Orman Yasası'nın ek 16. maddesi kapsamında orman sınırı dışına çıkarıldı. Ancak bu kararın, özellikle İstanbul'daki Sarıyer, Maltepe gibi ilçelerdeki gecekondu mahallelerini etkileyip etkilemeyeceği belirsizliğini koruyor.

Orman Yüksek Mühendisi Doç. Dr. Yücel Çağlar, orman sınırları dışına çıkarılan alanların seçim kriterlerine ve bu alanların kullanım amaçlarına dair belirsizliklere vurgu yapıyor. Çağlar, bu alanların belirlenmesinde hangi ölçütlerin kullanıldığının ve bu yerlerin gelecekte hangi amaçlarla kullanılacağının net olmadığını belirtiyor.

2018 yılından itibaren yaklaşık 25 defa uygulanan ek madde 16'nın Anayasa'nın 169. maddesine aykırı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Doğanay Tolunay, bu maddeyle 1982 sonrasında orman vasfını kaybetmiş alanların orman sınırları dışına çıkarılabildiğine dikkat çekiyor. Tolunay, bu durumun Anayasa'ya aykırı olduğunu ve ormanların işgal edilmesine zemin hazırladığını belirtiyor.

Orman sınırlarının dışına çıkarılan alanların en az iki katı büyüklüğünde ağaçlandırma yapılmadığına dikkat çeken Sayıştay raporları, bu durumun ormancılık çalışmalarında ekonomik kayıplara neden olduğunu vurguluyor. 2022-2023 yılları arasında sadece 13 ayrı kararla orman sınırları dışına çıkarılan alanların sayısının hızla arttığına dikkat çeken Tolunay, bu maddeyle ormanları işgal etmeyi planlayanları caydıracak hükümlerin uygulanmamasının, orman işgallerinin önünü açabileceği uyarısında bulunuyor.

Özellikle 2012-2022 yılları arasında 406 bin hektar orman alanının yapılaşmaya açıldığını belirten Tolunay, ormancılık dışı kullanımların ormanları yangınlardan 4 kat fazla yok ettiğini ifade ediyor. 2021 yılında ise ek madde 16'nın mali hükümler içermesine rağmen Sayıştay'ın görüşü alınmadan yürürlüğe konduğu belirtiliyor.

Ormanların işgal edilmesini teşvik eden bu durum, gelecekte ormansızlaşma ve ekosistem kayıplarına neden olabilir. Ormanların sadece ekonomik kaynak olarak değil, ekosistem sağlığı için de kritik öneme sahip olduğu unutulmamalıdır.

Türkiye'nin orman varlığını koruma ve sürdürülebilir yönetimine odaklanması, orman alanlarının işgali ve tahrip edilmesiyle ilgili yasal düzenlemelerin gözden geçirilmesi önemlidir. Bu çerçevede, ek madde 16'nın Anayasa'ya uygunluğu ve orman varlığının korunması için etkili politikaların geliştirilmesi gerekmektedir.