Bakanlık maden diye kara delik açtı

Sayıştay'ın yayınladığı 2023 Denetim Raporlarında Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın "ruhsat iptallerinden kaynaklı toplam harcama 156 milyon 51 bin 484 TL" olduğu belirtildi.

Sayıştay, 2023 yılı Denetim Raporlarında Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın "iş sağlığı ve güvenliği" konularında "orantısız iletişim" kurduğunu tespit etti. Raporlarda ayrıca "ruhsat iptallerinden kaynaklı toplam harcama 156 milyon 51 bin 484 TL" olarak kaydedildi.

Sayıştay, kamu kurumlarına ilişkin 2023 yılı Denetim Raporlarını yayımladı. Sayıştay’ın 2023 yılı MAPEG raporuna göre, maden sahalarında işletme sonrası yapılan rehabilitasyon çalışmalarında maliyeti karşılama bedelleri yetersiz kaldı.

Buna göre, "İptal edilen veya terk edilen ve rehabilitasyonu yapılmayan maden sahalarının valilikler tarafından rehabilite edilmesinde gerek bütçe temini ve gerekse personel yetersizliklerinin bulunduğu" tespit edildi.

Kurumun konuyla ilgili 2020'den bu yana mevzuat çalışmasının bulunduğu, ancak tamamlanmadığı bilgisine de yer verildi.

Denetçiler, MAPEG ile çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı arasında maden sahalarında, iş sağlığı ve güvenliği konusu başta olmak üzere kritik konularda "iletişim yetersizliğini" tespit etti. Buna göre, iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin MAPEG'ten ilgili Bakanlığa bir yıl içerisinde giden yazı sayısı 3 kat arttı.

"MAPEG İLE BAKANLIK ARASINDA ORANTISIZ İLETİŞİM"
MAPEG, 2023 yılında iş güvenliğine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na 4 bin 667 yazı yazarken, Bakanlık sadece 117'sine cevap verdi. Raporda, konuya ilişkin ise şu değerlendirme yapıldı:

"Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’ndan MAPEG’e giden geri bildirim yazılarının 2022 yılı için oransal anlamda yaklaşık onda bir, 2023 yılı için de kırkta bir gibi çok cüzi sayılarda kaldı. İki kurum arasında maden sahalarında ve ülkemiz madencilik faaliyetleri çerçevesinde iş sağlığı ve güvenliği gibi konuları da içeren kritik konularda bu şekilde ortaya çıkan orantısız iletişim verilerinin iyi analiz edilerek gerekirse mevzuat düzenlemesine gidilmesi ihtiyacının bulunduğu tespit edilmiştir."

"RUHSAT İPTALLERİ DAVALARINDA 156 MİLYON 51 BİN 484 TL HARCAMA"
Raporda, 2021 ve 2022 yıllarında maden ihalesine açılmaması gereken alanların hukuki anlaşmazlıklara sebep olduğunu, sorunun "yönetilemez boyutta olduğuna" dikkat çekildi.

Genel Müdürlük 2023 yılında "ruhsat iptallerinden kaynaklı davalarda ilgililere yüksek miktarlı ödemeler" yaptı. Buna göre toplam harcama 156 milyon 51 bin 484 TL olarak kaydedilirken, Sayıştay sorunun bütçeye ayrı yük getirmesi nedeniyle "bir an önce çözülmesine" dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"BİR AN ÖNCE ÇÖZÜLMELİ"
"Bu nitelikteki kamu gelirlerinin tahakkuku, tahsili ve takibi hususlarında mahkeme kararlarının analiz edilerek tüm birimleri kapsayacak şekilde idari ve yasal tedbirlerin alınmasının, idari para cezalarına ait yasal dayanaklar ve uygulamaları hususlarında hizmet içi eğitimlerin yapılmasının, bu çerçevedeki yapısal sistem ve iç kontrol eksiklerinin giderilmesinin, yapılan inceleme sonucunda açık usul ve esas hataları nedeniyle iadeye konu edilen ve bundan dolayı hukuki dosya masrafına katlanılan işlemler ile ilgili görevli personeller nezdinde kişisel kusur olup olmadığına dair gerekli detaylı inceleme ve soruşturmaların yapılması uygun olacak."

"DEVLET ELİYLE ARANIP İŞLETİLME..."
Sayıştay denetçileri, "Radyoaktif mineraller, radyoaktif maddeler, nadir toprak elementlerinin devlet eliyle aranıp işletilmesine" ilişkin yasal mevzuat düzenlemesinin de önemine işaret edildi. Bu madenlerin devlet eliyle aranması ve işletilmesine ilişkin yasal kısıtlayıcı hükümler bulunduğu hatırlatıldı.

Denetçiler, maden ruhsat sahiplerinin üçüncü bir kişiyle imzaladığı sözleşmelerin hukuki bağlayıcı metinler olmadığını tespit etti. Raporda, "İş sağlığı ve güvenliği, çevreye uyum ve etki, halk sağlığı gibi konularda asgari standartlar içeren tip sözleşme ve bu şekilde bir sözleşmeyi içeren mevzuat bulunmadığı" vurgulandı. Buna göre, Genel Müdürlüğün işletme faaliyetlerinin denetiminde kapsamlı şekilde geliştirilecek sözleşme hükümlerinin kullanılması gerektiği kaydedildi.