Altın Madencileri Derneği Başkanı Hasan Yücel: Yönetmelik madenciliğin ölüm fermanıdır

Yönetmeliğe ilişkin yazılı açıklama yapan Hasan Yücel, bir sürü olumsuzluk sebebiyle entübe konumunda bulunan madenciliğin fişi çekilerek ölüme terk edildiğini bildirdi.

Bu şartlar altında Türkiye’de madenciliğin yapılamayacağını dile getiren Yücel, “Madencilik sektörü yeni getirilen uygulamalarla adeta infaz ediliyor. Bu şartlar altında Türkiye’de madencilik yapılmaz. Bırakın yabancı yatırımcıyı, yerli üretici bile bulunamayacak. Madencilikte üretim azalacak, madencilikte cari açık artacak. Yeni yönetmelik, hükümetimizin yıllardır uygulamaya çalıştığı, ‘yerli ve milli’ enerji ve maden politikasına da büyük darbe vuracaktır” diye konuştu.

Yönetmelikle birlikte orman alanlarında madencilik yapılmasının imkansız hale geldiğinin altını çizen Yücel,

“Türkiye’deki ormanların sadece binde üçünde madencilik yapılıyor. Bu bilinmesine rağmen şimdi ormanların hiçbirinde madencilik yapılmasına izin verilmiyor” dedi. Madenciliğin bir doğa olayı olduğunu ve bunun nerede yapılacağına kanunların karar veremeyeceğini ifade eden Hasan Yücel,

“Çünkü madenler milyonlarca yılda oluşur. Madenler nerede ise orada çıkarılır. Kaldı ki madencilik geçici bir faaliyettir. Cevher alındıktan sonra doğa tekrar eski haline getirilir. Bunlar bilinmesine rağmen ormanlık alanlar bahane edilerek, madenciliğin ölüm fermanı imzalanıyor” dedi.

"Rehabilitasyonu olumsuz etkiler"

Rezerv alanlarına 150 hektar sınırlama getirildiği bilgisini veren Yücel,

“Maden sahalarının optimize edilmesi ve ekonomik olarak işletilebilmesi için bu sınırlamaların kaldırılması gerekmektedir. Aksi takdirde madenlerin işletilmesi ekonomik olmaktan çıkacaktır. Bu durum, maden sahası bitiminden sonra alanın rehabilitasyonunu da olumsuz etkileyecektir” şeklinde konuştu.

Madenlerin artık bir bir kapanacağını ifade eden Yücel, “Sektördeki onbinlerce çalışan bu ekonomik koşullarda işsiz kalacaktır. Böyle bir sınırlama part-time madencilik yapılmasına yol açar. Bunun dünyada örneği yoktur” değerlendirmesinde bulundu.

"Zengin yer altı kaynaklarımızın fakir bekçisi olarak kalmaya devam edeceğiz"

Türkiye’de milli gelirin yaklaşık yüzde 1.2’sini oluşturan madencilik sektörünün, bu yönünün gözardı edildiğine işaret eden Hasan Yücel,

“Ülkemizin zengin maden rezervlerini değerlendirerek, ithalatı azaltabilir ve cari açığı düşürebiliriz. Ancak son yayınlanan yönetmelik bu potansiyelin kullanılması engelleniyor. Kısaca zengin yer altı kaynaklarımızın fakir bekçisi olarak kalmaya devam edeceğiz. Üretmek yerine ithal ederek tüketeceğiz. Bu ülkemize yapılan en büyük haksızlıktır. Mevcut yatırımcıların eli kolu bağlanıyor. Çünkü oyun devam ederken, oyunun kuralı değiştiriliyor.” uyarısında bulundu.

Yönetmeliğin maden işletmelerinin enerji ihtiyaçlarını karşılamak için RES yatırımlarını imkansız hale getirdiğine değinen Yücel,

“Tüm dünya yeşil enerji diye çırpınırken, maden işletmelerinin kendi tesislerinin ihtiyacını karşılayacak yenilenebilir enerji yatırımlarına izin verilmemesi, Türkiye'nin Paris İklim Anlaşması hedefleriyle de çelişmektedir” dedi.

“Acilen düzelmezse sektör iflas bayrağı çeker”

OVP’de yer alan yerli ve milli madenciliğin destekleneceğine ilişkin hedeflere atıfta bulunan Hasan Yücel,

“Bu yönetmelik, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, Cumhurbaşkanı yardımcımız Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın madencilik sektörünün gelişmesine ve yeraltı kaynaklarının ekonomiye kazandırılmasına ilişkin uyguladıkları ekonomik kararlılığı ve emeklerine de zarar veriyor. Madenciliğin ölüm fermanının ilanı anlamına gelen yönetmeliğin,  bilimsel veriler ışığında, sektörün de görüşü alınarak acilen düzeltilmesini talep ediyoruz. Aksi taktirde zaten ayakta durmakta zorlanan sektör kısa zaman içinde iflas bayrağını çeker” ifadelerini kullandı.